AK Parti'de iki ayrı parti çalışması: Gül'ün kapısı Davutoğlu'na kapalı!

AK Parti'nin 23 Haziran İstanbul seçimlerini kaybetmesinin ardından parti içi muhalefetin parti kurma çalışmalarına hız verdiği belirtilirken muhalif kanat arasında da ayrışmalar olduğu söyleniyor.

23 Haziran seçimlerinde ağır yenilgi alan AK Parti'nin parti içindeki muhalif kanadın ayrı bir parti kurma çalışması başlattığı biliniyor.

Gazeteci Fikret Bila T24'teki köşesinde AK Parti'nin içinde iki ayrı parti çıkacağına dair iddialara ilişkin dikkat çekici bir yazı kaleme aldı.

Bila yazısında iki parti kurma çalışmalarının ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın muhalif ekibe olan tavrından kaynaklandığı değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın AK Parti'yi beraber kurduğu isimleri devre dışı bıraktığını ifade eden Bila, devre dışı kalan isimlerin ayrı parti kurma yoluna gitmek zorunda kaldığını ifade etti.

AK Parti'deki bölünmenin gerekçelerine dair tespitlerde bulunan Bila, yazısında şu ifadeleri kullandı:

"Gül’ün, AK Parti kurultayının kendisinin görev süresinin dolmasına çok az kalmışken erkene alınarak toplanmasından, Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra yeniden başbakanlık görevini üstlenmesi olasılığının önüne engeller dikilmesinden rahatsız olduğu da biliniyor. 

Aynı şekilde AK Parti ve hükümette Erdoğan’ın tek karar verici olması, birlikte yola çıktığı, birlikte mücadele ettiği ve sıkıntılı süreçler yaşadığı tüm isimlerin devre dışı bırakılmasını da eklemek gerekir. Tabii, uzun yıllar Avrupa Parlamento’sunda görev yapmış ve AB üyelik sürecine büyük katkısı olan Gül’ün, Türkiye’nin Avrupa’dan çok uzaklaşmış olmasını doğru bulmadığını da vurgulamak gerekir. Ali Babacan’ın yönettiği ve eski bakanlardan Beşir Atalay’ın örgütlenmeden sorumlu kılındığı parti çalışmasının nedenleri böyle özetlenebilir.

Ayrıca, AK Parti’nin kurulu değerlerinden uzaklaştığı, Türkiye’nin demokrasi kalitesinin düştüğü, cumhurbaşkanlığı-hükümet sisteminin işlemediği, ifade özgürlüğü başta olmak üzere özgürlüklerin baskılandığı, yargının siyasallaştığı, AB ile bağların koparıldığı, ekonominin ve dış politikanın krize sokulduğu her iki çalışmayı yönetenlerin ortak saptamaları arasında. Saptanan bu sorunların çözümü için iki tarafın kadrolarının da bir ekonomi ve dış politika programı üzerinde çalıştıkları da yansıyor."

"GÜL DAVUTOĞLU'NA SOĞUK BAKIYOR!"

Yazısında AK Parti bünyesinden iki ayrı parti çıkabileceğini belirten Bila, AK Parti'nin parti içi muhalefetinin arasında da görüş ayrılıklarının olduğunu söyledi.

Bu kapsamda Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu'nun iki ayrı parti çalışması faaliyetinde bulunduğunu ifade eden Bila, yazısında Davutoğlu'nun Gül'ün ekibine olumlu baktığını belirtirken Gül'ün ise Davutoğlu'na karşı soğuk bir tavır içinde olduğunu iddia etti.

Konuya dair yazısında Bila, şu iadelere yer verdi:

"Davutoğlu’nun bu amaçla, “benim kapım her zaman size açık, gelin bu çalışmaları birlikte yürütelim, isterseniz sürecin yönetiminden ben sorumlu olayım sizler katkı verin, isterseniz siz sorumlu olun ben katkı vereyim” diye özetlenecek bir öneri de bulunduğu da yakın çevresi tarafından dillendiriliyor.
Buna karşılık Babacan’ın Abdullah Gül’ün de görüşünü aldıktan sonra temasta olumsuz yanıt verdiği, gelen bilgiler arasında.
Anlaşılıyor ki, Davutoğlu’nun kapısı hâlâ Babacan ve arkadaşlarına açık ama Gül-Babacan tarafında kapı Davutoğlu’na kapalı…"

Yaznın tamamı için tıklayınız

Editör: TE Bilisim